Şanlıurfa’nın inanç turizmi açısından en önemli noktalarından biri olan Balıklıgöl, yalnızca efsaneleriyle değil, içinde barındırdığı kutsal balıklarla da dikkat çekiyor. Ancak son yıllarda göldeki balık sayısında gözle görülür bir artış yaşanmıyor. Konuyla ilgili yapılan değerlendirmeler, Balıklıgöl ekosisteminin sessiz bir tehlike altında olduğunu ortaya koyuyor.

Uzmanlar, balık popülasyonunun sabit kalmasının ya da zamanla azalmasının ardında birden fazla neden olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle ziyaretçilerin göle bilinçsizce ekmek atması, balıkların doğal beslenme düzenini bozarken, aynı zamanda su kalitesini düşürüyor. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamalarda, bu sebeple zaman zaman yemlemeye ara verildiği ve diyet yemlere geçildiği belirtiliyor.

Harran Üniversitesi öğretim üyeleri, kurak geçen mevsimlerin de Balıklıgöl’ü etkilediğini ifade ediyor. Göldeki su seviyesinin düşmesi, oksijen miktarının azalmasına ve balıkların yaşam alanlarının daralmasına neden oluyor. Belediyenin, su seviyesini dengelemek için zaman zaman Fırat Nehri’nden tankerlerle takviye su taşıdığı biliniyor.

Balıklıgöl’de balıkların yüzeye çıkmaması, halk arasında “balıklar öldü mü?” sorularını gündeme getirirken, uzmanlar bunun gölün dibindeki mağaracıklara çekilme davranışından kaynaklandığını vurguluyor.

Şanlıurfa halkı ve yetkililer, gölde doğal dengenin yeniden sağlanabilmesi için daha sıkı bir koruma ve izleme süreci gerektiği görüşünde birleşiyor. Bilimsel izleme, doğru yemleme ve ziyaretçi bilgilendirme çalışmalarıyla, Balıklıgöl’ün kutsal balıkları geleceğe daha sağlıklı taşınabilir.